24 Ağustos 2016 Çarşamba

Zamansız





Ucu kırılmış kalemlerle sana yazıyorum ben.3 tane mumum var.Hızlı hızlı eriyen.Işık alıyor gözümü.Yazıyorum.Kırılarak yazabiliyorum hâla.Çoğu zaman ellerim acıyor yazarken.Umursamıyorum.Biliyorum çünkü her paragrafın sonunda sana çıkıyorum ben.Koca bir uçurum kalbin.Salıveriyorum kendimi.Çakılıyorum.Taaa en derine.

Sesimi duyuyor musun?

Büyük harflerle bağırıyorum sana.Hâla mı duymuyorsun?Sesimin sonunda iniyorum kalbinden.Her yerim yara bere.Öpsen de geçse.

İstemiyor musun ? -olsun.En zamansız yerde inerim ben.Zamansızlığa senden alışığım ben.Zamansız sevişlerin,gelişlerin - gidişlerin her şeyin zamansız.Dert etme alışığım.

Mumlar eriyor.Dalgalanan ışıklarını seyrediyorum.Tek cümleler yetmiyor artık körelmiş kalemlerime.Kalın kalın yazıyorum.Hepsi büyük harf.Bıçak izin var kalbimde.Kolay değil.Bilmezsin sen.Eskitilmiş,ayağı kırık koltuğunda sigaranı içmeyibilirsin sen bir onu sevmeyi bilirsin.Olsun sevgilim.Sen yine zamansız seversin beni.Ben yine zamansız dağılırım beyaz odalarda.Toplarımda kendimi.Hep dediğin gibi ; bu şehir deviremez seni sen güçlüsün hem de çoo..ook.Bak darmadağınım.Bi bok bildiğin yok.

Olsun.

Geçiyor.

Alışıyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder